10 Haziran 2008 Salı

Babalar Günü Geldi

Prensesimizle günler çok çabuk geçiyor.yarın doktor kontrolümüz var bakalım naz hanımın gelişimi nasıl.Gerçi maşallahımız var ama. Aşıda olacak nazoş prevener neyseki artık son aşımız.Bu arada zuzu artık kendini korumayı öğrendi galiba, bizim üzerimizde vurma ve zevk alma yöntemiyle kol kaslarını geliştirdi.Artık arda'nın gazabından kendini koruyacak:)) zuzum her görüştüğümüzde yanımdan ayrılmıyor ve ilk dakikadan tokatı yiyor.Neyseki öğrendiği tekniklerle umarım kendini koruyabilir. Geçenlerde Ankara'nın suyundan dolayı sanırım salgın bir ishal vakası geçirdik. 1 hafta canım yavrum ishal oldu.Biraz zayıfladı ama şimdi toparlamaya başladı. Bir anne için en kötü şeylerden biridir herhalde evladının hasta olduğunu görmek.Keşke senin yerine ben hasta olsaydım annecim.Annii annii deyip durdu zuzum.Birde naz hanım balkondan aşağı birşeyler atmayı keşfetti.Evde ne varsa teker teker aşağı atıyor.Babamızda gidip topluyor:))ayakkabı,poşet,çorapları,mandallar,toz bezi,mutfak bezi vs. Engel tanımıyor.Reklamları görünce dünya ile bağını koparıyor.En sevdiği reklam ise şu aralar pulsar adlı dizinin köpek kahramanı.Köpek havlıyor bizimkide hiv hiv diye ses çıkarıyor çok komik oluyor.Tabi dinlediği müziği nasıl unuturuz ''evlerinin önü boyalı direk'' nakarat bölümünde ''aaaa'' diye bağırıyor:) bu hafta sonu babalar günü.Babamızın gününü kutlamak için çok güzel fikirlerim vardı ama sanırım yapamayacağız.Çünkü evimiz misafir dolu olacak.İzmir'den halamız ve kuzenimiz,Çorum'dan büyükbabamız,halamız ve eniştemiz,Almanya'dan amcamız gelecek.Amcamız nazı ilk defa görecek bakalım yeğenini gördüğünde ne yapacak.Bu hafta evimiz pek cümbüşlü olacak anlayacağınız.Oysaki kızım babasına elleriyle şekil verdiği kurabiyeden yedirecekti.sadece ona özel yapacaktık bu kurabiyeleri üzgünüm aşkım.Bu kalabalıkta senin kurabiyeler yatar.Belki bir sonraki hafta sonu nazoşla beraber telafi ederiz;) Aslında bu yazıyı yayınlamadan birgün önce yazdım ve bugün doktorumuz julide hanımı ziyarete gittik.Çok eğlenceliydi yeni öğrendiği şeyleri sergiledi.Güldük nazoşa.Gelişimimiz gayet iyi uzun boylu bir kız olacağını söyledi doktorumuz.Balığı haftada 2 gün yemesi gerektiğini de ekledi. Ancak malumunuz yaz aylarına girdiğimiz şu günlerde balık bulmak daha doğrusu taze balık bulmak sıkıntı.Bu yüzden haftada 1 kez balık yiyor nazoş bu yüzden yemediği günlerde haftada 2 gün oceon adında işlenmiş balık yağının bulunduğu şurubu kullanmamızı önerdi jülide hanım.Bu ay nihayet son aşımızı da olduk (prevener) artık 2 yaşına kadar aşı yok.Anlayacağınız bir süre aşı sitresinden kurtulduk.Naz ile vakit geçirmeyi çok seviyorum beraber uyanmayı onun ağzına aldığı her lokmadan sonra ımmm diye çıkarttığı sesi (beğendiği anlamına geliyor) arkamda gezip bacaklarıma yapışmasını bir kedi gibi sürünüp bacaklarımın arasından geçmesini kafasına şapkasını takıp ''hadi'' demesini gün içerisinde çok özlüyorum zuzumu.Kızımın büyümesini tam anlamıyla yaşamak isterdim.Umarım kızımda bu ayrılıklar için beni affeder.Herşey senin içi zuzum. Daha nice güzel günlerimizin olacağı temennisiyle hoşçakalın...

Hiç yorum yok: